Bahâuddin Nakşibend -kuddise sirruh- şöyle der: "Arayış içinde olduğum ilk günlerde Allah Teâlâ`nın
Bahâuddin Nakşibend -kuddise sirruh- şöyle der: "Arayış içinde olduğum ilk günlerde Allah Teâlâ`nın
Ubeydullah Ahrar Hazretleri, Cenâb-ı Hakk`ın lütfuyla sonradan büyük bir servete sahip oldu. Öyle ki
Hak yolunda ön saflarda bulunmak hem bereketli, hem de mes`ûliyetlidir
Bir padişah, bir gün yaşlı bir şeyhe: "Dile benden ne dilersen" der. O da padişaha şöyle cevap verir
On dokuzuncu asrın meşhur mutasavvıflarından Şeyh Muhammed Nûru`l-Arabî`nin, "cüz`î irâde`yi, yâni k
Bazı insanlar Mevlânâ`dan kendilerine imamlık yapmasını ricâ ettiler.
"Rasûlullah (s.a.v) beni Yemen`e vâli olarak gönderirken, uğurlamak için Medîne`nin dışına kadar teş
Dâvûd-i Tâî Hazretleri`nin hizmetine bakan mürîdi birgün ona:
Hintli Müslümanlar, Osmanlı Devleti`nin Balkan Savaşı`nda yüzlerce şehit ve binlerce yaralı verdikle
Bir gün iki Türk alimi Mevlânâ Hazretlerini ziyarete gelmişler ve hediye olarak da bir parça mercime
Şeyh Ahmed Harb`in, Behram adında yaşlı bir mecûsî komşusu vardı, yani ateşe tapardı. Ahmed Harb Haz
Vefâtından sonra sevenlerinden biri Şâh-ı Nakşibend Hazretleri`ni rüyasında görmüş ve sormuş: "–Ne a